Reklam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Reklam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Aralık 2013 Pazar

Markalar Önemli Günleri Anmalı Mı?

10 Kasım’da yayınlanan anma ilanları üzerine Marketing Türkiye sordu ben cevapladım. İşte sorular, işte cevaplar.

Marketing Türkiye: Son günlerde 10 Kasım’da gazetelere verilen ilanlar ve Tv reklamları oldukça çok konuşuldu. Sizce bu tür günlerde verilen ilan-reklamlar, artık markanın siyasi düşüncesini ortaya koyma aracı haline mi geldi?
MŞ: Hayatımızın her alanına giren, yaşama biçimleri öneren, statü sembolü olmaya çalışan markaların bayramlarda ve özel günlerde ilanlar vermesi bence oldukça doğal ve demokrat bir tavır. Marka sahiplerinin dünya görüşleri ekseninde mesajlar vermesi de bence doğru ve doğal bir tavır. Bu mesajlara bazı müşterilerin olumlu, bazılarının da olumsuz tepki vermesi, hatta bazılarının da kayıtsız kalması yadırganmamalı. Birilerini veya bir kavramı rencide etmediği sürece bence markalar da siyasi mesajlar verebilir. Hele hele bu mesajlar zekiceyse tüm kesimleri bile kucaklayabilir. Sanırım siyasi mesaj veren bir marka ne kadar müşteri kazanacağını ve kaybedeceğini hesaplamıştır. Ayrıca tüketiciler de gönül verdikleri markanın politik duruşunu bilmeye hakkı vardır diye düşünüyorum.  

Marketing Türkiye: Önceki dönemlere baktığımızda bu tür ilanlar standart mesajlar içerirken artık siyasal konjonktüre uygun ya da karşıt mesajlar verilmeye başlandı. Bu durumun markaya olumlu katkıları ve olumsuz tarafları nedir?
MŞ: Ben segmentasyona inanan bir pazarlamacıyım. Bir markanın “gel, kim olursan ol, yine de gel” demesini doğru bulmuyorum. Kişiliği olan her markanın konumlandırmasına uygun yeterince hedef kitlesi olacağını düşünüyorum. Bir markanın kişiliğini kaybetmesindense müşteri kaybetmesini yeğlerim. Ayrıca gelecek dönemde markaların kendilerini farklılaştırmak ve konumlandırmak üzere kişiliklerinin altını daha çok çizeceklerine inanıyorum. Böyle bir gelecekte markaların olaylar karşısındaki tavır, tutum ve duruşları mutlaka merak edilecektir.

Marketing Türkiye: Sizce markanın bu tür bir strateji izlemesi doğru mudur?

MŞ: Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol felsefesi markalar için de geçerlidir. Bir marka sahibi siyasal bir konuda mesaj vermek istiyorsa veya markasına bu alanda söz düştüğünü düşünüyorsa, kesinlikle markasını konuşturmalıdır. Bu tutum demokrasimize de renk katacaktır.