Markalaşmak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Markalaşmak etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Ağustos 2013 Perşembe

Neden mi markalaşmalısınız?

İşleyen demir parıldar. Bir firmanın parıldaması için hedef kitlesinden yeterince talep gelmesi gerekir.  Talep geldikçe başta satış ve pazarlama departmanları olmak üzere, diğer tüm departmanlar ve hissedarlar mutlu ve huzurlu olurlar.

Ürünlerinize talebi yaratmak için (1) ya satıcılarınız çok çalışacak ve kampanyalarınız çok cazip olacak (2) ya da markanız çok cazip olacak. Sürekli sahaya saldırarak, sürekli satış ekibinin üzerinde baskı kurarak ve kampanya yaparak ilerleyen firmalar eninde sonunda yorulur ve yıpranır. Bu yüzden talebi sadece bu şekilde yaratmaya çalışan firmalarda çok personel sirkülasyonu ve iflaslar görülür. (Unutmayın aileler parasızlıktan dağılır.) Öte yandan markalaşarak kendiliğinden tüketicinin talebini çekebilen firmalar ise mutlu mesut yaşar.  Markalaşamazsanız satış departmanınızın ve fiyat kırma cesaretinizin esiri olursunuz. Satış departmanınız da, pazarlama departmanınıza da, siz de gerilir ve mutsuzlaşırsınız. Eğer ürününüzü markalaştırabilirseniz kendiliğinden gelen ve fiyatlarınıza itiraz etmeyen müşteriler sayesinde karlı bir şekilde büyüyebilir, kurum içinde huzurlu bir şekilde çalışabilir, tüm çalışanlarınızın kendini geliştirdiğini görebilirsiniz. Yönetim gurusu Peter Drucker’in dediği gibi; “Pazarlamanın amacı ürünü markalaştırmaktır. Pazarlamanın amacı satış yapmayı gereksiz kılmaktır. Pazarlamanın amacı müşteriyi çok iyi tanıyıp anlamak, ürünü ya da hizmeti ona uygun hale getirip kendi kendisini satmasını sağlamaktır.”


 İşleriniz iyiyken ve ekonomi tıkırındayken markalaşmaya kafa yorun ve bütçe ayırın, işler ve ekonomi kötüleşince markalaşmak için ne kafa kalır ne de bütçe. Dolayısıyla ayakta kalmak için fiyat kırmaya ve kadrolarını küçültmeye gidersiniz. Siz küçülürken de daha önce markalaşabilmiş rakiplerinizin büyümesini seyreder, “bunlar nasıl başarıyor da biz başaramıyoruz deyip” suçu kadrolarınıza atarsınız.